in

Ateşin Şelalesi

Gözyaşlarımı bir şelaleye benzetir, onu durdurmaya çalışırdın ancak bunun boşuna bir çaba olduğunu bilirdin. Yine de vazgeçmez, şelaleyi yılmadan durdurmaya çalışırdın. Bana en sevdiğin renk olan maviyi lâyık görürdün. Bense seni karanlığımdaki gizlerle kapana sıkıştırırdım. Artık lakaplar sona erdi, ilkbaharda açan çiçekler yerini dalları kırık bir ağaca bıraktı. Kargalar cenazeyi temsil etti, şelaleler ise intiharı… Kalbimde var olan sızıyı geçirmek için bir yudum sevgiyi kana kana içmeye muhtaçtım, yapamadım. Aklından geçen tüm sevgi içeren sözcüklerini, eyleme geçirdiğin tüm iyiliklerini bu gezegen asla silemeyecek. Ruhum bir demir kadar sert, bir cam kadar kırılgandı. Aklın bir uzayda, bir yeraltındaydı. Niçin aradığımız normalliğe erişemedik? Daha mutlu olmanın formülünün bu olduğunu defalarca dile getirmiştik. Artık bunları konuşmanın lüzumu yok. Veremediğim kararların bedellerini ödüyorum. İçimdeki bu od, duvarlar ardındaki gökkuşağına ulaşamadığımdandır. Seni yorduğum, şaşkına uğrattığım her gün için affına sığınıyorum. Gökyüzü rengi gözlerin şelaleye kucak açacaksa yanına gelmeye hazırım. Ateşin şelalesi buz tuttu, buz kütleleri ruhumuzu ezdi. Bu gece, kara delik ile kavuşmanın gerçekleşeceği büyülü gece. Aynaların gölgesinde, sükunet içinde yaşamak dileğiyle; tüm yaşamayı başarabilen varlıkları selamlıyorum.

Ne düşünüyorsun ?

0 puan
Artı oy Eksi oy

Bir cevap yazın

Bir Delinin Hikâyesi

Yapabilsek