in

Vahşi Yaşam Savaşçıları 2(Bulut)

İşte tekrardan sizlerleyim, güzel kardeşlerim. 🙂 Aranızda bulut olarak ilk günüm ve vahşi yaşam savaşçıları sandığımdan da çok hareketlenmiş. Merak etmeyin kötü anlamda demedim , iş güç işte anlarsınız ya. Tabii kötülük bayrağını gece-gündüz ellerinden hiç bırakmayan o muhteşem savaşçıları siz de görüyorsunuzdur. Aslında bakarsanız bulut olmak daha zormuş çünkü gün ışığında kötü insanları görmezden gelemiyorum. Hatta iyi insanlar için saçabileceğim ışığım bile yok. Bu yüzden kendimi hazırlayarak, gözlemlerime tekrardan başlayıverdim.

İnsanoğlu bu koca evrenin en donanımlı varlığı, söyleyince kulağa hoş geliyor. Fakat gördüklerimle hiçbir şekilde bağdaştıramıyorum bu eşsiz varlığı. Sanırım bunun en önemli sebeplerinden birisi “Para” . Onların hayatta tutunacak tek dalları bu işte. Bunun için insanlar bütün günlerini çalışarak geçiriyorlar üstelik bütün günlerini vermelerine rağmen aldıkları para onlara yetmiyor. Peki ya bu insanoğlunun müthiş icadı neden ellerinde patlayıverdi? Kendilerinin icat edip hayatlarını kolaylaştırması beklenirken neden paranın kölesi haline geldiler? Hatta kölesi haline gelmekle kalmayıp para bizzat insanoğlunu katlediyor. Önce insanlar parayı hayatlarının merkezine koyuyorlar zaten oradan sonrası kolay, insanların vicdanlarına, kalplerine ve beyinlerine çöküyor ve etkisiz hala getiriyor. Mesela az önce karşımda bir grup insan birinin parasını çalmaya çalışıyordu, zorbalık çıkarınca da o etkisiz hala gelmiş vicdan ve yürekleriyle o insana zarar verdiler. Bakmayın böyle anlattığıma, güzel kardeşlerim gerçekten zor bir durum bunlara şahitlik etmek. Aslında bu kötü şeylerin en başında insanların “yaşama arzusu” yer alıyor. İnsan bu arzu yüzünden türünden birini bile feda edebiliyor. Yani demem o ki insanoğlu yaşama arzusu ve para gibi icat ettiği araçlarla kendi sonunu getiriyor.Ha, bir de aşırı derece teknoloji kullanımı var, güzel dostlarım. Herkes son model telefon, bilgisayar alma derdinde. Şuan bir sürü insan görüyorum ellerinde telefon, tablet ve fark ettiğim tek şey insanoğlunun şuursuz adımları. Beyinlerini uyuşturan ve etkisiz hala getiren insanoğlu bu alanda da kendi ayağına sıkmayı başarmışa benziyor.

Bu son sözlerimi artık insanoğluna hitaben söylemek istiyorum, güzel kardeşlerim. Onları daha iyi anlayabilmek için bulut ve yıldız oldum ve kim bilir sizler neler neler oldunuz. Anladığım tek şey insanoğlunun en tehlikeli düşmanı yine kendisi ve tabii ki kurtarıcısı da kendisi. Yaratıcı, çok mükemmel olarak yarattı ve onları kullanabilecekleri bu yine harika dünyayı hediye etti. Fakat gördüğüm kadarıyla insanoğlu bu konuda başarılı olamadı. Kendisinde olan potansiyel gücün farkında olmalılar ya da o farkında oldukları gücü doğru yönlendirip kendi türünün kahramanı olmalılar.

Beni soracak olursanız güzel dostlarım çok güzel deneyimler yaşayıp bazı şeylerin farkına vardım. Sanırım artık insanoğlu rolüme tekrar dönmeliyim. Bakalım bir dahaki yazılarımda nasıl bir varlığın gözüyle karşınızda olacağım.

İyi insanlardan olma dileğiyle. 🙂

Ne düşünüyorsun ?

2 puan
Artı oy Eksi oy

Bir cevap yazın

Sayko

Kendini Yenmek