Uzanan gecelerde, uyanık yıldızlar
Yürürken yolda,vadesi yetmiş bir anı düşer
Gözlerimden yollara..
Anneme sarıldığım gibi sarıldığım ütopik fikirlerim yirmi dört yıldır Yanımda
Anneme sarıldığım gibi sarıldığım birtakım adamlar
Yoklar indiğim durakta..
Bu gece ay yarım kalmış
Dünyayla ara vermiş olmalı
Yapamaz bensiz gelir mutlaka dediğin
Dön bak arkana, kim var ?
Sadık yıldızlar sarar çevremi
İnsanlığa insanlık dersi verir gibi
Korktuğumda yanımdalar
İhtiyaçlara, kalp kırıklığından daha fazla önem veren insanlar,
Üç günlük dünyada, bencilliğe
Ne gerek var ?
Hala devam edebilen eski ama güzel aşkları
Dalgalara emanet edip
İhanetlerden kaçırmak için
Gökyüzü ve denizin sonsuz mavisine bırakıp
Saklamak isterdim doğmamış çocuklara..
Bu gece de iyi kadınlara yanlış yapan adamlar icin
“Sadece kendi kalbini oyaladın”notu bırakacağım masalarına
Sadece daha fazla rakıya evet demiş olmak sanılır ama
Doğacak olan iki kişilik nur topu gibi günlere kürtaj olur rest çekmek, anında..
Sancılarıysa eline bırakmak zamanın
İyileştirebilecekken eline bırakmak zamanın,
İşkencenin süresini uzatmak..
Yine bakın ufukta, yine kimin iyiliği
Bulamayıp hedefi, boşluğa düşüyor,
Yerçekimi olduğu gibi, gökçekimi de
Olsaydı be tanrım
Ağır geldiğinde yaşam,yükselebilseydik dokunur gibi bulutlara..
Biraz da rüyaları, bulutlar üzerinde görseydik
Bilirim gökte görülen rüyalar daha çok gerçeklesirmis
Ölümü yanlışlıkla göğe saklamış olabilir misin tanrım?
Yeryüzü ruhsuz kalmış, bütün ruhlar bu yüzden yerleşmiş bulutlara el sallarlar
Yaşam ağır, ölüm atar yükü
Bu yüzden hafifliği bir tek ölüme mi
Verdin tanrım?
Doğduğundan bu yana insan
Yükünü dengelemeye çalışırken biter ömrü
Hazırlandığı bu kaçıncı sınavken..
Özlediğimde güzel ruhları, göğü arar gözlerim
Kaldırırım başımı, hep ordasın diye çok değerli öyle değerli babaannem,
Etme endişe ama öyle çok fazla
Çok yüküm yok yine de
Dengedeyim diyemem sana
Çabadayım ama İnan bana
Rahat olsun bulutun,gülsün hep pamuksu yüzün,
İnsanlar hep böyle bilirsin,
Masum sebepler, hevesi kursakta bıraktı sanırlar
Kırdı sanırlar hayalleri samimilerse eğer o hayalde,
Oysa hiç yok mudur kalplerinde kesişen hiçbir kümemiz?
Tanrım malesef bakmıyor kimse
Unutuyor herkes hayat sınavında da
Bir zaman olduğunu,
Harcıyorlar tanrım her şeyi olduğu gibi
Kalpleri de para sanıyorlar ..
Zaten ağır olduklarının farkında değiller
Çok dolarsa cepler uçamaz İnan kapler..
Tanrım aramızda kalsın kızma bana
Hafiflemek istiyorum ama
Keder dolu cepten,bitmek bilmeyecek çekip gitme isteğinden
Benim de bir bulutum vardır değil mi ?
En güzel yerinde demeyeceğim
Zaten her köyü güzeldir gökyüzünün
Hem denize bakmıyor olmasına imkan yok değil mi ?
En önemlisi de satış diye bir şey yoktur
Hiçbir yerinde,
Biliyorum bu yüzden en güzel şeyi
En sona saklamışsın Tanrı’m
İnsan daima güzel şeylerden korkar
Ölümden de belki bu yüzden
Gerçek sevgi ve ölümün bir akrabalığı var mıdır tanrım?
İnsan saçmalıkları bunlar biliyorum
Öyle değil mi ?
Biliyor musun bazı şeyler geçiyor sanıyoruz gece bitince
Yoksa her geçen günün sonunda tekrar gecenin doğusu gibi
Acılar da mı döngümüz tanrım?
Öyleyse eğer bilirsin kesin
Onların da yörüngesi bizizdir,
Bırakmazlar hiç peşimizi..
Seninle sohbetimi yerden yapmak zorundaydım
Duyarsın biliyorum
Biz dünyalılar ses için , her yere ulaşır diyoruz
Acılarımız ulaşır mı sana ?
Hızlıdır dua, sesten ışıktan
Boynu saran ipten önce içte atılan çığlıktan,
Tanrı insanı duyar da,
İnsan insanı duymuyor tanrım…
Her satıra bir sandalye bırakıyorum
Neden diyorum sonra,
Neden gelmiyor kimse ?
Tanrım iyiliğin bir dozajı var mıdır?
Fazla iyilik, farkındasız bencillik mi ki bu insanlar
Kolayca çekiyorlar ellerini
Bulutlara yasladığımız belimizden…