in

Şubat’ın On Altısında Gotik Bir Hikaye

  • Bir oyun oynayacağız şimdi seninle

1. Kural

Bana gözlerini göstereceksin

Ama asla, asla bakmayacaksın gözlerime

Çünkü gözbebekleri ruhunun hapishanesidir

orada, kimse seslerini duymazken çırpınır

çığlık atarlar

Sadece gözlerin içine bakanlar duyabilir onu

ve bu onu duyan insanlar için

bir geminin direğine bağlanmayı gerektirir

Ama diz kapaklarım sökülmüş benim

ve bakışlarında gizlenen çığlıklar çekemez beni

ruhunun hapishanesine

İşte bu yüzden ben bakacağım gözlerine

ve sen asla bakmayacaksın çünkü sen,

balmumundan kulak tıkaçlarını evde unutmuşsun

2. Kural

Ben asla, asla dokunmayacağım sana

Çünkü benim tenim Venediklilerin doğum hediyesiydi bana

ve kullandıkları boyalar zehirliydi kana karıştığı zaman

Kalbinin hızı azalıyordu günden güne ve

en mutlu anında

hızlanarak duruyordu

İşte bu yüzden dokunmayacağım ben sana

Çünkü senin tenin kağıt kesikleriyle kaplıydı

ve kanın teninle aynı renkteydi

Gözlerine baktığımda ruhun çam balı kokuyordu

ve çığlıkları kapakları sökülmüş dizlerimi acıtıyordu

Duvarlarıma kazımıştım ruhunun çığlıklarını

her gece uyumadan önce okumak için

Ben sana dokunmazken sen sesinle dokunuyorsun bana

Sesin tenimdeki boyalara dalga dalga iz bırakıyor

yaşlanmış gibi kırışıyor

Ve en son noktada sen benim gözlerimin içine bakarken

benim elim senin yanağında

Ağzım çam balıyla dolu ve senin kalbin sönüyor

Ne düşünüyorsun ?

2 puan
Artı oy Eksi oy

Elbet Bir Gün

Geçmeyen