in ,

Çağının İlerisindeki Modern Sanatçı:El Greco

(Doğum Tarihi:1541-Ölüm Tarihi:1614)

El Greco (Yunanlı) fevkalede duygusal resimleri ve altar panoları ile çağdaşlarını şaşkına çevirmiş ve onları kendi yoluna sevk etmiş Giritli bir sanatçıdır.Yaşadığı sırada değeri pek anlaşılmamış olsa da mekanı ve rengi böylesine ileri düzeyde kullanması iki buçuk asır sonra onu efsane haline getirecektir.Picasso gibi önde gelen ressamlar,El Greco’nun çizimlerini inceleyip onun üslubuna öykündü.Tarihçiler onun yaşamına ve kariyerine dair tartışmaları sürdürüp akıl sağlığına,mistik yetilerine ve hatta içgörülerine dair acayip spekülasyonlarda bulunurlar.Üzerinde anlaştıkları tek husus,El Greco’nun,çağdaşlaşlarına,sanatın geleceği hakkında bir öngörü kazandırmış olmasıdır.

İlk Yılları

Daha sonra eserlerini “El Greco”diye imzalayacak olan Domenikos Theotokopoulos 1541’de Girit adasında doğdu.O zamanlar Girit,Venedik Cumhuriyeti’ne bağlı olduğundan vatandaşlığının avantajını kullanıp Rönesans’ın sonunda Venedik’te öğrenim görerek sanatsal yaşamına başladı.Zamanın en büyük ressamı Titian’ın öğrencisi olması onun için büyük bir şanstı.Bu erken etkilenimden dolayı El Greco’nun ilk eserleri Venedik Rönesansı’nın,düz fırça darbeleri,renk ile ışık arasında dikkatlice kurulmuş ilişki gibi değerlerini yansıtır.

Kendinden önce gelmiş Rönesans sanatçılarının becerilerini sergilerken El Greco’nun onların eserlerine beslediği saygı sınırsız değildi.Nitekim Roma’da,eğer Michelangelo’nun Sistin Şapeli’ndeki Son Hüküm tabloso yok edilmiş olsaydı kendisinin onun yerine aynı ölçüde güzel ve belki daha Hristiyan bir tablo yapabileceğini cesurca dile getirmişti.Zamanının dini liderlerinin inancını eserlerinde yansıtıyordu.Bu liderlerin çoğu Michelangelo’nun zikrettiğimiz tablosundaki çıplak bedenler cümbüşüne ateş püskürüyordu.

El Greco’nun 1577 baharında İspanya’da olduğu ve Toledo şehrine yerleşmeden önce Madrid’e gittiği kayıtlara geçmiştir.Öte yandan El Greco’nun İtalya’dan İspanya’ya göç etmesinin nedeni hala bilinmemektedir.Bazıları onun Michelangelo’yu olumsuz eleştirmesinin halkı kendine düşman ettiği ve bu yüzden başka bir yere taşınmak zorunda kaldığı görüşünü öne sürmüştür.İspanya’da aldığı işi sağlama bağlamak umuduyla oraya taşındığını söyleyenler de vardır.O sırada Madrid yakınlarına yeni bir manastır inşa ediliyordu,dolayısıyla El Greco’nun binanın tasarımına ve dekorasyonuna yardım etmeyi umarak İtalya’dan ayrılmış olması pekala mümkündür.

İspanya’da Toledo şehrinde bulunan Santo Domingo el Antiguo kilisesi için de bir iş aldı.Roma’da muhtemelen çok sayıda din adamıyla tanıştı.Bunlar arasında yakın dostu olan Luis de Castilla,onun Toledo kilisesindeki bu büyük projeye katılmasına aracılık etmiştir.

Toledo’daki Çalışmaları

El Greco hayatının sonraki iki yılını altar panoları tasarlayıp altarlara eşsiz dokunuşlarla ruh kattı.Altar panolarını büyük ihtimalle meşhur Venedikli mimar Palladio’dan ilham alarak yaptı.Yüksek altar için yaptığı Meryem’in Göğe Yükselişi adlı resmi,Venedik etkisinin ötesinde El Greco’nun kendi üslubunun ilk açık göstergesiydi.Çağdaşlarının vurgulama tekniklerini ve fırça darbelerini birleştirmesinin yanı sıra renklerde keskin kontrast oluşturuyor ve resim,yüksek ölçüde dramatik bir gerilim havası taşıyordu.

Bu resmi yaptığı yıllarda El Greco aynı zamanda en büyük şaheserlerinden biri olan İsa’nın Giysilerinin Çıkarılması adlı resmi üzerinde çalışıyordu.Kendi tarzının diğer eserlerinden farklı olmasına rağmen,bu resimdeki ustalık hemen fark edilir ve onu Toledo Katedrali’nde asılı gören günümüz izleyicilerini etkisi altına alır.Maharetle oluşturulmuş kompozisyonu ve koyu tonlardaki renk seçimleri (sarı ve kırmızının patlaması) resmin merkezindeki İsa figürünün çektiği acıyı başarıyla vurgular.Bu tür resimleri herhangi bir kategoriye sokmakta zorlanırız,ama İtalyan maniyerizminin özelliklerini (perspektifin yokluğu ve çatışma dolu kompozisyon) ve Bizans sanatının ikonik konusunu sergilediğini söyleyebiliriz.

El Greco,Michelangelo gibi seçkin Rönesans ustalarının üslubuna uyma ihtiyacı hissetmiyordu.Aslına bakarsanız,onların mertebesinin üstüne çıkmak istiyordu.Aziz Sebastian adlı resmindeki çıplak erkeğin ardında yatan ilham,bir bakıma El Greco’nun rekabet halinde olduğu Michelangelo’nun sanatına yaklaşımını yansıtır.Çıplak erkeğin vücudu,Michelangelo’nun Son Hüküm tablosunsaki Adem ile ya da Florasa’daki Palazzo Vecchio sarayında bulunan Zafer heykeliyle kıyaslanmalıdır.Aziz Sebastian’ın pozu,Michelangelo’nun,Vatikan’da bulunan heykelindeki Laocoön’ün pozuyla aynıdır.

Sonraki Yıllar

El Greco,yaşadığı yıllarda yaygın şekilde takdir edilmiş biri değildi,ama bu durum yine de henüz keşfedilmemiş bakir bir bölgede sanatsal emellerinin peşinden gitmesine engel olmadı.İnsan formunu uzatması,çağdaşlarının tarzına uymayan bir üslup tercihiydi.Bu tercih,1578’de çıplak erkek Aziz Sebastian ile başlamış,diğer birçok resmine taşınmıştır.Onun çalışmaları,İspanya’nın Rafhael’in hassas dengesinden uzaklaşıp maniyerizme kayma eğilimini yansıtır.

1586’da El Greco belli belirsiz doğaüstü esintiler taşıyan Kont Orgaz’ın Cenaze Töreni adlı resmi yaptı.Bir Toledo hayırseverini İsa,Meryem ve bir avuç aziz tarafından semavi aleme kabul edilirken resmetmesi,yerli bir efsanenin mistik şekilde işlenişini yansıtır.Bu resim 1580’lerde büyük ilgi görmüştür,hatta günümüz sanatçıları için de esin kaynağı olmaya devam etmektedir.Üslubunu saptamak zordur.Kökleri Bizans sanatı,Rönesans eserleri ve maniyerizme dayansa da eser,tam bir El Greco yapıtıdır.Parlak sarı renk ve göz alıcı kırmızının kullanılması,azizlerin bedenlerinin gerilmesi ve sahnenin devingenliği resmin eşsiz başarılarından bazılarıdır.

El Greco,1590’dan itibaren kayda değer sayıda resmini Toledo’nun kiliselerine ve manastirlarina vermiştir.Sonradan çok beğenilen eserlerinden Beşinci Mührün Açılışı adlı tablosunun Picasso’nun Avignonlu Kızlar tablosuna ilham kaynağı olduğu söylenir.Yine sonradan çok beğenilen Toledo Manzarası ise az sayıdaki duygu yüklü manzara resimlerinden biridir.1614’te ölene kadar heykel ve mimari alanlarında da çalışmalar yapmıştır.Bugün o,üslubu zamanının asırlarca ötesine uzanan bir deha olarak kabul edilmektedir.

Ne düşünüyorsun ?

36 puan
Artı oy Eksi oy

Bir cevap yazın

Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu'ndan En Güzel 13 Alıntı

Acaba doğru bildiğin yanlışlar var mı?