1. The Man From Earth
Yönetmenlik koltuğunda Richard Schenkman’ın oturduğu bu film tek bir odada geçmesine ve aynı zamanda çok düşük bir bütçeye sahip olmasına karşın, özellikle senaryosuyla farkını ortaya koyan seyirciyi içine çeken farklı bir yapım.
Her ne kadar oyunculuklar bazı yerlerde göze batsa da diyalogların bunları unutturup keyif veren bir filme dönüştürdüğünü rahatlıkla söyleyebiliriz.
(Bu filmden gaza gelip maalesef ikinci filmini çıkardılar aman dikkat!)
2. Locke
Başarılı senarist, Steven Knight’ın hem yazıp hem yönettiği bu film araba içinde geçen 1-2 saatlik yolculuğu bizlere gösteriyor. Çesitli metaforlar barındıran film, Tom Hardy’nin sade ve iyi oyunculuğuyla birleşince karşımıza analizi yapılması gereken bir film olarak çıkıveriyor. Yönetmenin araba içinde yaptığı ışık oyunları da ayrı bir keyif katıyor.
Duncan Jones’un ilk uzun metrajlı filmi ve bence en iyi filmi olan Moon, bilim kurgu sinemasının farklı ve başarılı örneklerinden. Başrol de Sam Rockwell da olunca tadından yenmez bir film oluveriyor. Filmin hikayesinin de Duncan Jones’a ait olduğunu vurgulayalım.
Sonuç olarak şiddetle tavsiye ettiğim ve analizinin yapılması gerektiğini düşündüğüm bir film.