Serin bir sonbahar akşamında balkona çıkıyorum. Üzerimde ince bir şal, elimde kahve ve düşümde sen. Hep sen sevgilim. Gözlerimi kapatıyorum ellerin beliriyor karşımda. Dokunuşun.. bir kelebeğin boynuma konması gibi sevgilim. Düşüncelerindeki tüm incelik ellerine yansıyor. Bana olan hislerin ellerinle somut bir biçime dönüşüyor. Dokun-amayışından anlıyorum her şeyi.
Sonra yüzün beliriyor. Yüzün sevgilim, bucağı olmayan bir çölde serap görmüşe dönüyorum. Dikkatimi ilk çeken şey gözlerin oluyor. Ah o gözlerin.. ihtiyacım olan tüm sevgiyi barındırıyormuş gibi bakan gözlerin. O an sesimin güzel olmasını diliyorum mesela. Gözlerine şarkılar söyleyebilmek için. Olmuyor.
Sonra dudakların. Dudakların sevgilim.. tüm dikkatim onlarda. Acaba ağzından çıkacak hangi sözle bana büyük bir mutluluk armağan edeceksin diye bekliyorum. İncelikte ellerinle yarışacak şeyler söylüyorsun bana. Dünyanın en güzel sesinden dünyanın en güzel şarkısını dinler gibiyim.
O zarif ellerin boynuna gidiyor sevgilim. Kısa bir an için o ellerin benim ellerim olmayışına yanıyorum. Dünyanın en güçlü boynu seninki. Güzel bir kafadan ziyade eşsiz düşüncelerini de taşıyabildiğinden bu güçlülüğü.
Sonra sevgilim, tenini yalayan hafif bir rüzgar esiyor. O serin ve küçük ana kendini teslim eder gibisin. Gözlerini kapatışından anlıyorum bunu. Kirpiklerine kayıyor dikkatim. Saçlarınla eş zamanlı bir ahenk içindeler. Gülümsüyorsun ve gülümsüyorum. Senin ekseninde her şey böyle oluyor.
Sonra koluma küçük bir böcek konuyor. Dikkatim dağılıyor ve gözlerimi açıyorum. Tek görebildiğim sokak lambasının loş ışığıyla aydınlattığı yerler oluyor. O böceğe kızıyorum sonra. Hayalini kaybettirdiği için bir böceğe kızıyorum. Ama sana toz kondurmuyorum. Ne kadar gitmiş olsan da benden yapamıyorum.
Uykum gelmeye başlıyor. Üzülüyorum. Uykumda seni düşünemeyecek olmamdan dolayı üzülüyorum. Her an hatrımda ol istiyorum. Sen yanımda olmayı beceremedin bari ben hatrımda tutmayı becereyim. Ne kadar ezberletmiş olsan da kendini bir gün seni unutmaktan korkuyorum sevgilim.
Hava iyice soğudu öyle ki gidişindeki soğukluğa kafa tutar gibi. İlahi hava.. içeri girdim şimdi. Az uyuyup çokça seni düşüneceğim, planım bu.
Sevgilim, şu an bulunduğun nereyi cennet yapıyorsan şunu bil ki ben bende bıraktığın cehennemi seve seve koruyorum.