in

Neo beat akımı nedir ?

“ Neo-beat ” nereden gelmektedir?Çalışmalarını bir arada toplarken, beat kuşağı adını doğrudan kullanamayacakları kararını almışlardır. Bunun nedeni olarak ise döneme ait ürünler, 2. dünya savaşı sonrası gençlik düşleri, caz ve 60’ların deneysel modundan bağımsız düşünülemezdi. Beat Kuşağı’ndan direkt etkilenen, fanzinlerle, deneysel kısa filmlerle, uzun otostop yolculukları sırasında çekilen fotoğraflarla… Kızılay’ın, Beyoğlu’nun arka sokaklarında bulunan barlarda ana akım müziğin çok ötesinde çalınan, dinlenen şarkılar ile bir şeyler anlatılmaya, yaşamaya, yaşatılmaya, deneyimlemeye çalışan bireyler çalışmalarını ve projelerini tek bir kanal üzerinden yayınlayarak, sonu bulmayacak düalizm çatışkısının ötesine geçmek istemişler.

Neo-beat’in ortaya çıkış amacı nedir?İnternet ile birlikte, bir şeyleri üretmek ve çok daha geniş kitlelere ulaşmak kolaylaşmışken, diğer bir yandan bireysellik oldukça önemli bir yükseliş göstermekte. Bir çok insan birkaç kişilik dar arkadaş çevresinin dışına çıkmadan yıllarını geçirebilecek duruma geldiler. Bu nedenle de, yaratıcı bir çok fikir, hiç kimseye ulaşamadan yok olup gitmekte. Üst düzeylerde bulunan projeler ise yeterli kitleselleşme sağşanamadığı için gerçekleşememektedir.Neo-beat başlarda kendisine sinema, edebiyat, müzik ve fotoğrafçılık olmak üzere dört ana dal belirlemiştir.Alanlarda ki her türlü üretimleri bir araya getirerek tek bir yayın akışı oluşturmayı amaçlar. Bunu yaparken de; kendisini değişmeyen kurallarla, ideolojilerle veya biçimsellikler ile sınırlandırmaz. Bu çalışmalara katılmak isteyen herkese kapısı açıktır.

Sözcük olarak ‘neo-beat’ grup tarafından ilk kez mart 2013 yılında Kızılay’da bodrum katında bir barda telaffuz edilmiştir. Beat Kuşağı adının doğrudan kullanımının mümkün olmayacağını düşünen ekip, Neo-beat sözcüğüne özel bir anlam yüklememektedir. Neo-beat’in, Dadaistlerin “dada” sözcüğünü keşfettiği gibi kendi kendini var etmiş olan bir sözcükten fazlasının olmadığını da özellikle belirtiyorlar.Neo Beat’ın Anonimleşme hedefi ise şöyle gerçekleşmektedir.Nihai amaç olarak kendileri de dahil her şeyi geride bırakabilecek kadar anonimleşebilmek. Buna artı olarak, hedefler, kavramlar, gelenekler bizleri ayırır fakat, yol ise bizi birleştirir mottosunu kendilerine ilke ediniyorlar.Neo-beat’ın geçmişi 2011 yılına dayanmaktadır. Hacettepe, Gazi, Odtü, ve Ankara Üniversitelerinin öğrencilerinin bir araya gelmesiyle oluşmuştur.Çeşitli fanzin ve kısa film çalışmaları yapmaktadır. Neo-beat tüzüğü, çeşitli organları, hiyerarşik yapılanmayı kısaca sınırlanmayı sağlayan her türlü oluşumu ve yapıyı reddediyor. Hatta, oluşturulmuş bir topluluğun dahi var olmadığını belirtiyorlar.❝ Beat ❞ deneyiminin yeniden tanımlanmasını istiyorlar.Neo-beat, sürdürülen bir grup oluşturmadığı gibi, kavramsal olarak da ’neo-beat‘ sürdürülebilir bir anlamı ifade etmemektedir. Ekip, üretim sürecinin içerisine dahil olan herkesin anlamı çeşitlendireceğini ve şekillendireceğini vurgulamaktadır. Bu ürerim süreci içerisinde tüm alt kültürlere ve tüm yaratıcılara, sinema – fotoğrafçılık atölyelerine, okuma gruplarına, fanzinlere ve yola çıkan herkese destek olabileceklerini söylüyorlar. Gruba her koşulda dışarıdan katılım ve müdahalenin de açık olduğunun altını çiziyorlar.

Beat Kuşağı ekip için ne ifade etmekte?Bir yaşam tarzı, vizyon, hayata karşı bir duruş kimi zaman Pink Floyd, David Lynch, otostop yolculukları, bir şeylerin sonuna kadar gidebilme cesareti. Beat Kuşağı’na vurgu yaparken, Beat Kuşağı’nın 1950’lerin yaşam koşullarından, cazdan, bluesden ve o dönemin parlak düş ve düşüncelerinden bağımsız düşünülemeyeceğinin farklındalar. Ve bu yüzden Neo-Beat adını kullanmaktalar.

Yasemin Mori ile Zeytinli Rock Fest‘e 1960’lı yılların enerjisi geri geldi. Kertenkele Kral Jim Morrison’un ruhu tüm Beatniklerle birlikteydi. Konser alanında Uluma ve Neo-Beat yankılandı.

Jack London 29 Bunalımı ve Hobolar

Jack London Beat Kuşağı’nın en büyük esin kaynağıydı. Jack London’ın benzersiz bir hayat enerjisi sayesinde çocukluk ve gençlik yılları sonsuz yol maceraları ile geçmiştir ve eserlerinde de sürekli olarak bu temayı işmiştir. Dönemim en güçlü yazarı Jack London, metafor olarak yol‘u edebiyatın tam merkezine yerleştirir ve büyük bir ün ile idol haline gelir.29 Bunalımı süresi Demiryolu inşaatlarında çalışmakta olan işçiler, işleri bittikten sonra yeni işler bulmak üzere kaçak yollarla bindikleri trenler ile tüm Amerika’yı gezmeyi başarırlar. Dönemin getirdiği ekonomik küçülmeden dolayı o dönemde yalnızca karın tokluğuna çiftliklerde iş bulunabiliyordu. Ve hayatta kalabilmek için devamlı olarak eyalet değiştirmek ve çeşitli hasat dönemlerine yetişmek gerekiyordu. Mevsimlik işçiler yani ’Hobolar‘ Beat Kuşağı’nın esin kaynakları oldular. Yapmış oldukları amaçsız demir yolu yolculuklarının izlerini ise ilk olarak Jack London görmekteyiz.

Yeni Dünya’nın Keşfi Rönesans ve Reform ardından hızlı bir şekilde aydınlanma dönemine giren Avrupa için Eski Dünya, yeni değerlerin potansiyel açması açısından oldukça yetersiz kalıyordu. Bu noktada Amerika’nın keşfi yepyeni imkanlar sundu. Eski Dünya’nın gözü kara insanları, korsanları, ahlaksızları, suçluları, serserileri, hiperaktifleri, kapitalistleri bu kıtaya yol aldılar ve Yeni Dünya, kovboylar tarafından inşaa edilmeye başlandı. Etiği dışlayan, dolaysız bir hayat sürdürdüler. Kızılderililerin Avrupa’lılar tarafından keşfedilmesi ile California’da göçe açık hale geldi. Aylar süren bir yolculuk sonrasında milyonlarca Amerikalı Batı’ya göç etti. 1940’lı yıllarda Jack Kerouac bu yol üzerinden otostop ile geçecekti.

Tarihsel Kökenleri ile Yolda Projesi Metafor olarak yol, ilk insanların ortaya çıkışları ile birlikte incelenebilecek bir alandır. İlk insanın yaklaşık olarak bir milyon yıl önceye ortaya çıktığını düşünecek olursak bu zaman dilimi çok yakın bir döneme tekabül eder. Medeniyet ve onu takip eden yerleşik topluma geçiş ihtiyaç duyulan aile hayatını güçlendirerek kök salma fırsatı sundu. Yerleşik hayat, medeniyeti gerek iktisadi gerek ise bilimsel açıdan geliştirdi ve bireyleri kısır döndü içerisinde bir yaşama itti. İnsanlar, bazı zamanlarda uzun yıllar boyunca, bir şehrin veya bir kaç köyün dışına çıkmadan yaşadılar. Akım, iktisadi kaynaklarda da vurgulandığı şekilde ‘ meta faşizmi ’ bu sürecin sonunda ortaya çıkar. Ve yurttaş’lık iktisadi üretimin devamlılığı adına bir araç haline getirilerek kişiliksizleştirilir.

Simge (İmge Derin) 03/11/2015

Ne düşünüyorsun ?

6 puan
Artı oy Eksi oy

Bir Yorum

Yorum yaz

Bir cevap yazın

Aynadaki Şair

Fotoğrafçı ve Doğa Sevdalısı:Ansel Adams