- Bir oyun oynayacağız şimdi seninle
1. Kural
Bana gözlerini göstereceksin
Ama asla, asla bakmayacaksın gözlerime
Çünkü gözbebekleri ruhunun hapishanesidir
orada, kimse seslerini duymazken çırpınır
çığlık atarlar
Sadece gözlerin içine bakanlar duyabilir onu
ve bu onu duyan insanlar için
bir geminin direğine bağlanmayı gerektirir
Ama diz kapaklarım sökülmüş benim
ve bakışlarında gizlenen çığlıklar çekemez beni
ruhunun hapishanesine
İşte bu yüzden ben bakacağım gözlerine
ve sen asla bakmayacaksın çünkü sen,
balmumundan kulak tıkaçlarını evde unutmuşsun
2. Kural
Ben asla, asla dokunmayacağım sana
Çünkü benim tenim Venediklilerin doğum hediyesiydi bana
ve kullandıkları boyalar zehirliydi kana karıştığı zaman
Kalbinin hızı azalıyordu günden güne ve
en mutlu anında
hızlanarak duruyordu
İşte bu yüzden dokunmayacağım ben sana
Çünkü senin tenin kağıt kesikleriyle kaplıydı
ve kanın teninle aynı renkteydi
Gözlerine baktığımda ruhun çam balı kokuyordu
ve çığlıkları kapakları sökülmüş dizlerimi acıtıyordu
Duvarlarıma kazımıştım ruhunun çığlıklarını
her gece uyumadan önce okumak için
Ben sana dokunmazken sen sesinle dokunuyorsun bana
Sesin tenimdeki boyalara dalga dalga iz bırakıyor
yaşlanmış gibi kırışıyor
Ve en son noktada sen benim gözlerimin içine bakarken
benim elim senin yanağında
Ağzım çam balıyla dolu ve senin kalbin sönüyor