İnsan acılarını özler mi?
Uykusuz kaldığı onca geceyi,
kalbinde çürümeye bırakılmış sevgiyi,
Olmayan bir sevgiliye dökülen şiirleri,
Krizantemlerin şarkısını,
İçinde yaşam olan o eski hikayeleri,
Batan bir güneşi izlerken aklın denizine çarpan yeşil gözleri,
Dağlara sinen sisli hatıraları,
Mutlulukları ve hep bir bahaneyle geri dönmeyi isteyen gidişleri
İnsan özleyebilir mi?
Yoksa kör bir ilüzyonun baş döndüren cazibesi mi bunların hepsi?
Yoksa boş tesellilerle avunup unutulmaktan mi ibaret bu hayat?
…
Sorular sarmaşıklar gibi sarmış etrafımı ama cevaplar dilsiz kalmayı seçiyor
Görende sanır hayat upuzun bir bekleme sırası
Gecenin dudaklarını bu çıplak şiirle öpüyorum
Ben artık yıldızlara dönüyorum